At’ek’um (Adagum) Kurultayı – 26 Nisan-10 Mayıs 1859

1858 yılı Çerkesya-Natukhay yangın yeri. Bu Çerkes eyaleti surlarla örülü kale ve tahkimat ağıyla kaplı. Düşman Çerkesya’nın bu eyaletini Şapsığya eyaletinden ayırmaya çalışıyor ve ‘Adagum Hattı’nın inşası ile tüm yolları kapatıyor. Öte yandan çatışmalar devam ediyor, Çerkes yerleşim yerlerine yapılan baskınlar sürüyor. Yüzlerce Çerkes köyü yakılarak, ekinler imha edilerek, insanları esir alarak Çerkes nüfusun At’ek’um nehri ötesi Şapsığ’a doğru sürmeye çalışıyorlar.

Natukhay’a, Rusya İmparatorluğu tarafından yapılan son ölümcül darbe 1859 baharında yapıldı. 13 Nisan’da 16 piyade taburu (yaklaşık 16.000 kişi) ve 1200 atlı Kazak Kuban’ı geçti. Düşman ordusu önce Adagum kalesine, ardından 14 Nisan’da Çerkes topraklarının derinliklerinde, Bakanka nehri (Nebercay Nehri ile birlikte Adagum Nehri’nin bir bileşenidir.) ağzına doğru ilerledi ve burada kale inşaatına başlandı. 1859 baharında Adagum hattı tamamlandı ve bundan sonra Şapsığ ile tüm bağlantı kesildi.

26 Nisan’da, Lapinsky’nin(*E.N.) yazdığı üzere, “Adıge halkının tüm kabilelerinden” elçiler Adagum’da toplandı. Kurultay 10 Mayıs’a kadar süren kurultayda, sakinlerinin Şapsığ’a sığınmak zorunda kaldığı, savunulamayan Natukhay’ın teslim edilmesi kararını alındı.

Evlerinde kalmak zorunda kalanların Rusya ile ateşkes anlaşması yapılmasına izin verildi ancak, silahlarını Ruslara teslim etmemeleri kaydıyla. Aksi halde Çerkeslere karşı yürütülen savaşta bu silahlar kullanırsa Çerkes halkının bunun intikamını alacağı belirtildi.

Lapinskiy, Rusya İmparatorluğu ile aralıksız çatışmaların başladığı 5. günü olan 14 aralık gecesi Çerkes askeri kampındaki izlenimleri şöyle aktarıyor :

‘Yoksul insanlar gerçekten çok üzücü durumdaydı; varlıklı askerlerden oluşan süvarilerin tamamı iyi giyimliydi, ancak Çerkes piyadeleri (yaklaşık 5.000 kişi) sefil durumdaydı. Çerkes piyadeler 10-12 derece soğukta kendilerini koruyabilecek elbiselere sahip değil ve çoğu yalın ayaktı. Devam eden birkaç günde o kadar az yemek yediler ki karınlarını doyurmaları mümkün değildi ve sürekli ayakta bekliyorlardı. Soğuk ve açlığın pençesindeki bu dağlılar ateş yakıp ısınabildikleri her yerde savaş şarkılarını söylediler.’

E.N. : Polonyalı subay ve tarihçi olan Teofil Lapinskiy bir süre Çerkesler arasında yaşamış ve gözlemlerini not etmiştir.

176945744 1080219289139014 1296539586072928497 n 1

Kaynak : Aslan Bori

Çeviri : Ğuaze

Son Makaleler

spot_imgspot_img

İlgili Makaleler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

spot_imgspot_img